Doksanlı yılların sonuydu, milenyum heyecanı ile etrafımıza mutluluklar saçıyorduk, uzay çağına giriyorduk adeta. Yakın bir arkadaşım sevgilisiden ayrılmış, her sevgilisinden ayrılışı gibi bize ayrı bir yas mevsimi yaşatırdı. Bir gün arkadaşım, yine bir sevgilisinden ayrıldığı sırada, bana dedi ki “değmeyecek kişilere haddinden fazla değer verme olm, benden sana tavsiye” “bak sonra canın çok yanar” Tamam kardeşim sözünü dikkate alacam dedim.. (daha&helliip;)
Bu gün 10 Kasım, Türk Kurtuluş Savaşı’nın önderi, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ve ilk cumhurbaşkanının ölüm yıl dönümü ve Atatürk’ün ”Beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek demek değildir; benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız, bu yeterlidir” sözünün, daha bir anlamlı olduğu gün bu gündür. (daha&helliip;)
Sen saçlarını savurmalısın pervasızca,
Rüzgarda sevişmeli saçlarınla.
Sen gülmelisin sürekli, çok yakışıyordu sana,
Ben nasılsa melankolinin tavanına astım kendimi.
Sen hep böyle umarsız olmalısın,
Umursamamakta yakışıyordu sana,
Ben nasılsa umursuyorum seni.
Sen sürekli bana bakmalısın,
Bakmalısın ki nefes alayım gözlerinde.
Sen hep konuşmalısın,
Konuşmalısın, ki sana doyayım. (daha&helliip;)
Aşkın çöp kutusu çok gariptir, hem istenmeyen şeyleri, hemde çok değerli anıları barındırır, istenmeyen değerli yada değersiz bir çok şeyi isteyerek yada istemeyerek çöp kutusuna atmışızdır…
Bitmiş olan büyük aşkların soğumuş küllerini, sırlarımızı, yırtık aşk mektuplarını, sinirle söylenmiş istenmeyen sözleri, sevgiliye adanmış şiirleri, sevinçleri , üzüntüleri , tatlı yada acı anıları unutmak yada hatırlamamak için çöp kutusuna atarız… (daha&helliip;)
Son Yorumlar