Çoçukluğumdan itibaren siyaset veya siyasi konuları konuşmaktan kaçınırım. Olaylara veya yaşananlara vakıf olmadığımdan değil, konuştuğum insanların çoğunun, ya kulaktan dolma haberlerle yada babasından, anasından, çevresindeki insanların farklı pencerelerden bakmamasından kaynaklı, düz mantık davranışlarından yada söylemlerinden sıkıldığım içindir.
Hayata dar veya tek bir pencereden bakan insanların vizyonları geniş olmaz. Tek bir düşünce doğrultusunda hareket ederler, doğruluğu yada yanlışlığını araştırmadan, o düşünce etrafında biat ederler.
Örnek vermek gerekirse sürekli Kanal-D veya sürekli STV yayınlarını izlemek yada aynı yazarın farklı köşe yazılarını veya kitaplarını okumak size hiçbir şey kazandırmaz. O yazarın aktarmak istediği düşüncenin etkisi altında kalırsınız, fikir ve davranışlarınızı bu şekilde geliştirirsiniz. (Bir bebeğin konuşmayı kendi kendine öğrenmesi gibi) Sizde alışkanlık haline gelir, davranışlarınız değişir sonrada karakteriniz olur. Siz olursunuz.
Araştırmadan etmeden saçma sapan konularda size aktarılan bu bilgilerin doğruluğundan emin olmadan aklınıza gelen cümleleri sarfedersiniz.
Etinden, sütünden, yününden faydalandığımız o yararlı canlı olan “Koyun” kelimesini bu insanlar için sarfetmeyeceğım..
Ben onlara sadece … (Üç nokta) gönderiyorum.
Saçma bir yazı oldu, sonra düzenlemeye çalışırım.