
Sana yazıyor ellerim…
Cümlelerim bu aralar sana çıkıyor hep
Söylemek istediklerim ve söyleyemediklerim…
Hepsi senin gözlerinde kilitleniyor
Ben yine susuyorum
Anlamlara sarıyorum seni
Cümlelerim heyecanlanıyor
Kelimeler kendi aralarında bir güzellik kuruyor
Ve bütün güzel sözler aslında senin için savaşıyor cümlelerimde
Güzelliğini daha güzel anlatmak adına…
Ben yine susuyorum. . .
Çünkü sen bilmemelisin bu güzellikleri şuan bu yazının sana yazıldığını dahi bilmemelisin işte…
Özledim seni…
sadece bana mı aitsin yoksa tüm gerçeklerin karardığı toz pembe hayal alemine mi….
Söyle sadece …
Özlediğim neredesin….
Uzak hayal alemlerinde mi yoksa bir peri masalında mı. . .
Gözlerin kadar yeşil mi bulunduğun vadi yoksa yüreğin kadar sevgi dolu bir yer mi…
Özlediğim neredesin…
Sadece özlemlerimi yazılarda söylediğim, duygularımı bilmediğin özlemim ;ben artık seni içime sığmayacak kadar çok özledim
neredesin…

Annenin yeri biz de ne kadar farklı olsa da “baba” sözcüğü çok daha farklı gelir. Hep ulaşılamayan yıkılmaz ve bizim için dünyayı yıkabilecek görünümde olan babalarımızın içinde bir anne masumluğu olduğunu biliriz aslında. İlginçtir dünyaya gözlerini açmış bir çok bebek ağzından dökülen ilk sözlerin ne olduğunu farketmeden “ba ba, baba” demiştir herhalde… (daha&helliip;)
Bu gece devrilen kadehlerin sarhoşluğunda yüreğim. Yarım kalan bir tabloda, daha resmedilmemiş hayallere sevdalı, bir garip, yorgun, ürkek… Dönüp duran hatıralara inat hala atabilmesi bile ne kadar garip. Oysaki fırça izleri ne kadar derin, ne kadar acı verici ve ağır; tarifsizim…
Hatırlar mısın? Her şeyin başladığı o günlerde yedi rengi de barındırırdı sevgimiz; gözlerimizdeki pırıltılar dillendirirdi aşkımıza ait nameleri. “Bir gün biterse…” diye başladığım bütün cümleleri izin vermez sustururdu öpücüklerin. “Yeminler edilmiş, adaklar adanmış bir gelecek” derdin bizimkisi. (daha&helliip;)
Bağlanmayacaksın bir şeye, öyle körü körüne. “o olmazsa yaşayamam.” denemeyeceksin. Demeyeceksin işte . Yaşarsın çünkü. Öyle Beylik laflar etmeye gerek yokki. Çok sevmeyeceksin mesela. O daha az severse kırılırsın.
Ve zaten genellikle o daha az sever seni. Senin onu sevdiğinden. Çok sevmezsen, çok acımazsın.Çok sahiplenmeyince, çok ait de olmazsın hem. Çalştığın binayı , masanı , telefonunu,kartvizini. Hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin. (daha&helliip;)
Dünyadaki en doğal şeylerden birisi insanın kendisini az ya da çok beğenmesidir, ancak bazen kişi bu beğenisini kendini beğenmekte haklı dahi olsa kontrol altına alamaz. Kendine olan beğenisini diğer etrafındaki insanları hor görme, kendisini onları ezerek üste çıkarma eylemlerine dönüştürür. (daha&helliip;)
Adamın teki, kadının tekini koluyla boynundan tutarak kilide almış ; boştaki eliyle , kadının suratına ruj sürmeye çalışıyor . “Sürecem lan , sürecem, delirtme beni !” Diyor . Haliyle kadın debeleniyor ve karşı koyuyor… Orada bulunan üçüncü şahıs aralarına girmeye çalışarak ” Ya dur mehmet abi, yapma abim, zorla güzellik olmaz!” demesin mi ! ( Ben güldüm sizde burada gülebilirsiniz. )
İnsanların karakterleri bir değil. Bu bakımdan beğenme, hoşlanma duyguları da farklı farklı. Dolayısıyla bir kişiye beğenmediği bir şeyi zorla beğendirmeye çalışmak yanlıştır. Boşa kürek sallamak gibidir.
Kendinizi özellikle karşı cins birine beğendirmeye çalışıyor ve bir türlü kendinizi beğendiremiyorsanız , amaçlanan sonuç iyi birşey de olsa o şey istenmiyorsa ısrar etmenin boşuna olduğunu anlamalıyız ..
ve yine sil baştan – Söyleyemediklerim
Sevdiğiniz insandan nasıl soğursunuz , Çok seviyorsunuz , Belkide sevginize karşılık gelmemesi sizi hırslandırıp daha da aşık etmiş , Her gün karşısında heyecanlanıyorsunuz. Bunu en acayip derecede hissediyorsunuz,
Eee peki bundan kurtulma nasıl olur?
Nee olurda o hızla çarpan kalpte gerçekten, gerçek bir soğuma meydana gelir? Böyle aval aval hayran hayran bakarken ağzınızın bir tarafını bükerek küçümseme bakışını hangi şeyler getirebilir?

Varsın yada yoksun , rahatsın belki , belki de tedirgin,
Acı çekiyorsun ama birşey yapamıyorsun , çünkü cesaretin yok.
İsyan, başkaldırı , şiddet, kan istiyorsun, ama katlanamazsın sonuçlarına
Gidip geliyorsun kendi içinde ileri, geri , saçma, sapan
Birgün güneş doğmayacak , ve öleceksin,
Dur ve düşün, düşlerine geri dön , ya gerçek oradaysa ya hayatın bir düşse (daha&helliip;)
Son Yorumlar